16 Nisan 2019 Salı

Malta’nın Unutulmuş Tapınakları

Yaklaşık 6000 yıl öncesine dayanan Malta'nın şaşırtıcı megalitik tapınakları, Avrupa'nın en eski serbestçe duran taş binaları ve dünyanın en eski taş binalarından bazılarıdır.

Uzun süredir ayakta kalabilmeleri, onları yapanların beceri ve ustalığının bir kanıtıdır, ancak trajedileri, UNESCO Dünya Mirası statüsü verilmesine rağmen çok az bilinir. Malta'ya gelen pek çok ziyaretçi, onlara sadece kaza sonucu denk gelir.

Heyecanlı ve keşif odaklı bir gezgin için, elbette, bu sadece onları daha heyecanlı hale getirir. Adaya bir gezi yapmayı planlıyorsanız, antik kalıntıları arasında ne bulabilirsiniz gelin beraber bakalım.

Malta’yı Ziyaret Etmek


Malta Uluslararası Havaalanı oldukça küçük olmasına rağmen, birçok büyük Avrupa kentinden buraya uçabilir ve otobüs seferleri etrafa ucuz ve kolay ulaşmanızı sağlıyor. Araba yolculuğu da bir seçenek, ancak açıkçası Valletta’nın dar ortaçağ sokaklarında araba sürmek kolay değil ve gitmek istediğiniz herhangi bir yere otobüsle ulaşamıyorsanız, yürümek daha kolaydır.

Malta, tüm yıl boyunca keşfetmek için harika bir havaya sahip, ancak çoğu insan yağmurdan dolayı Kasım ve Aralık'tan kaçınmayı tercih ediyor ve plajlarda biraz zaman geçirmek istiyorsanız Temmuz veya Ağustos aylarında buraya gelmelisiniz. Ne kadar yol kat ettiğiniz önemli değil, geldiğinize kesinlikle değecek. İnsanoğlunun şafağından bu yana medeniyetler için bir buluşma noktası olan Malta, başka hiçbir yere benzemiyor ve tapınakları gerçekten kaçırılmamalı.

Hagar Qim


Şimdi bir cam kubbenin altında korunan Hagar Qim hala denizden Filfla adasının muhteşem bir manzara sunuyor.

Ana tapınak taş sunaklı birkaç odaya sahip ve Yaz Dönümü Gününde ziyaret ederseniz, yükselen güneşin ışınları tarafından aydınlatılan iç odayı görebilirsiniz. Ulusal Arkeoloji Müzesi, buradan alınan anlamının hala bilinmediği şişman figürlere ve heykellere ev sahipliği yapıyor.

Ggantija


Malta’nın tapınak inşa döneminin ortalarında inşa edilmiş olan Ġgantija kompleksi hiç şüphesiz ki içlerinde en göz alıcı olan tapınaktır.

Adının “dev” gibi bir anlama sahip olduğunu ve aynı kökten geldiğini düşünebilirsiniz, çünkü daha sonra yerleşenler sadece devlerin bu yeri inşa edebileceğine çünkü 50 tonu aşan megalitleri insanların hareket ettiremeyeceğini düşünmüşler.

Alana zarar vermemek için yolları takip edin ve şöminelerden mobilyaya kadar çok şey görebilirsiniz. Tapınakların nasıl kullanıldığı hakkında daha fazla bilgi edinmek için Gozo Arkeoloji Müzesini ziyaret edebilirsiniz.

Ta Hagrat


Hayatta kalan en eski Malta tapınaklarından biri olan Ta Hagrat, güzel fakat nispeten uzak bir yamaçta bir konuma sahiptir, bu özelliği onu en az ziyaret edilen tapınaklardan birisi haline getirmiş. Eğer sessizce keşfetmeyi ve onu yapanların hissettiği büyülü hissi deneyimlemek istiyorsanız kesinlikle gitmeniz gereken bir yer.

Tapınağın dış görünüşü çok çarpıcı ve içerisin bir avlu ve üç oda bulunuyor.

Mnajdra


Mercan kireç taşından yapılmış olan Mnajdra'nın üç tapınağı orjinal güzelliklerinin çoğunu koruyor; Bunların en küçüğü hala sarmal desenlerle süslenmiş ve ekinokslarda güneş tarafından canlı bir şekilde aydınlatılacak şekilde tasarlanmıştır.

Bu tapınakların gözlemevi olarak kullanılmış oldukları düşünülmekte ve zaman ile tarihi söylemek için hala kullanılabilirler. Sitenin etrafında bir sığınak olmasına rağmen, birçok alana erişim hala mümkün.

Skorba


Muhtemelen hayatta kalan Malta tapınaklarının en eskisi olan Skorba, bugün ne yazık ki çok iyi bir durumda değil, ama ziyaret etmek için ilgi çekici bir yer olmaya devam ediyor. Tapınak Ta’Hagrat'a çok uzak olmayan bir konumda yer alıyor. Bu sayede ikisini de bir öğleden sonra kolayca ziyaret edebilirsiniz.

Sitedeki iki tapınağın yanı sıra, insanların yaşamış olduğu, bazıları daha yaşlı olduğu düşünülen, geçmişe büyüleyici bir pencere sunan birkaç bina bulunmaktadır.

Tarxien


Malta tapınağı inşa döneminin sonlarında inşa edilen yapılar arasında bulunan Tarxien tapınaklarının, orjinal beyaz kaplamalarının bir kısmı ve spiraller ve hayvanlar da dahil olmak üzere bir dizi dekoratif süsü günümüze kadar korunmayı başarabilmiş. Bunların arasında ise devasa etek ile kaplı heykelin alt kısmı bulunuyor.

Siteyi hasardan koruma amaçlı yapılan yüksek geçiti kullanarak keşfedebilir ve hayvan kurbanlarının gerçekleştiği düşünülen sunaklara göz atabilirsiniz.

Malta hakkındaki diğer yazılarımıza aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.

Malta'nın en iyi sahilleri

Malta'nın en iyi sahilleri - 2

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder