26 Nisan 2019 Cuma

Nepal’de Gidilmesi Gereken Yerler

Nepal maneviyat dolu ve etkileyici bir kültüre sahip bir ülke. Asya’daki en iyi mimarilere sahip, aynı zamanda Himalaya’ların inanılmaz doğasını inceleyebileceğiniz ve keşfedebileceğiniz adrenalin dolu etkinlikler ile dolu bir ülke.

İster şehirlerini keşfedin, isterseniz Everest dağına bir tırmanış gerçekleştirin, Nepal’de herkese uygun yapacak eğlenceli bir şeyler bulunuyor.

Sizler için seçtiğimiz bu cennet ülkede gidilmesi gereken en iyi yerler listemiz.

Katmandu


Katmandu Nepal’in başkenti ve diğer şehirlerinden çok farklı. Hareketli yaşamı bulunan şehir sokakları, süslü heykeller ve tapınaklarla dolu. 2015’de bir deprem geçiren kentin bazı bölgeleri halen yaralarını sarıyor. Turizm ise bu süreçte getirdiği kazanç ile büyük bir yardım sağlıyor.

Meydanları pagodalar ile dolu başkent sokaklarında Asya’nın en iyi restoranlarını bulabilirsiniz. Buradan Katmandu Vadisine yürüyüş yaparak, yol üstünde yaşayan yerli halkın hayatına tanıklık edebilir ve kültürlerini tanıyabilirsiniz.

Everest Dağ Tırmanışı


Nepal’deki en zorlu etkinlik tabii ki Everest Kamp Üssüne tırmanmak. Dünyanın en zorlu tırmanışları arasında gösterilen Everest’e tırmanmak, düşündüğünüzden bile daha heyecan verici ve unutulmaz bir deneyim.

İnanılmaz güzellikteki doğanın içerisinde bulunmak zaten çok keyifli, üstüne bir de dünyanın en yüksek dağına tırmanmış olmanın verdiği his gerçekten unutulmaz bir deneyim haline getiriyor.

Genelde Sagarmatha Ulusal Parkı alanı içerisinde yapılan tırmanışlarda, kar leoparları, aslanlar ve geyikleri görmeye hazır olun. Yol üzerindeki ilginç köylere uğramayı da unutmayın.

Bhaktapur


2015’deki depremde büyük zarar görmüş Bhaktapur, 3 tarihi başkentten birisi. Neyse ki, bir çok tapınak ve mabet olduğu gibi duruyor.

Bhaktapur Katmandu’ya göre daha az kalabalık bir şehir, bu yüzden rahatça sokaklarda ve meydanlarda gezerek şehrin keyfini çıkarabilirsiniz.

Lalitpur


Patan olarak da bilinen Lalitpur, ev sahipliği yaptığı Newari mimarisi ve sanatı ile biliniyor. Patan’da gezebileceğiniz bol bol avlu, tapınak ve saray bulunuyor. Buraları gezerek ülkenin en güzel mimarilerini keşfedebilir tarihinde bir gezintiye çıkabilirsiniz. Yakın zamanlarda restorasyon çalışması yapılan Krishna Tapınağı kesinlikle görülmesi gereken tapınaklardan.

Eğer hatıra olarak yanınızda bir şeyler götürmek istiyorsanız, Patan’dan el yapımı, ipek sari alabilirsiniz.

Chitwan Ulusal Parkı


Chitwan Ulusal Parkı yerel hayvanları görebileceğiniz, vahşi yaşam ile iç içe olan bir park. Düşük rakımlı bu park oldukça tropik bir havaya sahip, Nepal’de alışılmadık bir şekilde.

Bu parkın ilgi odağı olmasının başlıca sebebi barındırdığı vahşi yaşam. Burada rehberli turlar aracılığı ile parkın eşsiz doğasını keşfedebilirsiniz.

Park Bengal kaplanlar, gergedanlar, bufalolar, geyikler, leoparlar ve tembel hayvanlara ev sahipliği yapıyor. Parkın içerisinden akan nehirler tatlı su yunuslarına ve timsahlara ev sahipliği yapıyor. Parkın zengin ormanı ise yaklaşık 500’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapıyor.

Pokhara


Pokhara’nın turistler tarafından sevilmesi ve tercih edilmesi başlıca sebepleri sakin çevresi ve açıkhava etkinliklerini bir arada sunması.

Her şeyden uzaklaşarak, kendinizle başbaşa kalabileceğiniz bir yer kesinlikle. Göl kenarlarında uyuyabilir yada biraz adrenalin arıyorsanız tatlı sularda güçlü dalgalar eşliğinde rafting yapabilirsiniz.

Çok lüks otellere de ev sahipliği yapan Pokhara’da, özellikle Phewa Gölü çevresinde lüks oteller bulunabilir. Aynı zamanda bu bölge de lezzetli restoranlar ve güzel mağazalar bulmak da mümkün.

Tatil planını yapmadan önce aşağıdaki paylaşımlarınızı da incelemenizi tavsiye ederiz:

Kıbrıs’ta Yapılacak En İyi Şeyler

Çok güzel zaman geçirdiğiniz ve geri dönmek için sabırsızlandığınız yerler olmuştur. İşte Kıbrıs da, bir kere gittiğiniz zaman çok seveceğiniz geri dönmek için sabırsızlanacağınız bir yer. Adanın nefes kesici sahilleri, manzarası ve misafirperver insanları ile Kıbrıs sizi bekliyor.

İşte sizler için seçtiğimiz Kıbrıs’ta yapılacak en iyi şeyler.

Tarihi Alanları Ziyaret Edin


Kıbrıs'ın milattan önce 10.000 yıllarına kadar uzanan bir tarihi var. Şaka değil, adada o yıllarda insanların burada yaşadığına dair kanıtlar var. Yıllar boyunca Venedikliler, Fransızlar ve İngilizler gibi farklı halklar tarafından yönetilen Kıbrıs Adası, hepsinden kalıntılar taşıyor.

Ada’da bulunan tarihi alan sayısı gerçekten fazla. Eğer tarihi alanları ziyaret etmeyi seviyorsanız, Kıbrıs’ta ne yapacağınızı düşünmenize gerek yok, bütün seyahatinizi tarihi alanları ziyaret ederek geçirebilirsiniz.

Ziyaret edilmesi gereken tarihi yerlerin en başında Kourion Antik Kenti geliyor. Yunan ve Roma amfitiyatrosu hala olduğu gibi duruyor.

Adanın dördüncü en büyük şehri olan Paphos’daki alanların hepsini inceleyerek bir hafta geçirebilirsiniz. UNESCO Dünya Mirası Alanı seçilen alanda, tarihi milattan önce 4. yüzyıla kadar uzanan antik mezarlardan oluşan büyüleyici Kral Mezarlıklarını görmeniz gerekiyor.

Büyüleyici Sahillerinde Yüzün


Eğer Avrupa’nın gri ve yağmurlu havasından sıkıldıysanız, müthiş bir sahilde olmak istiyorsanız, Kıbrıs bunun için en iyi yerlerden. Güzel bir kitap alıp, büyüleyici sahillerde yatarak, güneşin ve denizin keyfini çıkarabilirsiniz.

Kıbrıs sayısız sahile sahip gerçekten, ılık ve turkuaz rengi sulara sahip, üstelik beyaz kumlu sahiller bunlar. Su sporları yapmak istiyorsanız Pissouri’yi tercih edebilirsiniz. Eğer kalabalıktan uzak olmak istiyorsanız kıyı şeridi boyunca yürüyün, daha sakin küçük sahiller bulabilirsiniz.

Eğer daha farklı bir yer arıyorsanız, Valinin Sahili (Governor’s Beach) temiz suyu ve kayalık kıyısıyla keşfedilmeye hazır sizi bekliyor. Az sayıda ziyaretcisi ve karpostal gibi manzarası ile Latchi de en iyi sahillerden birisi. Larnaca’nın da güzel sahilleri var.

Buradaki en büyük probleminiz en iyi sahil hangisi karar vermeniz.

Müthiş Manzaraların Keyfini Çıkarın


Sahiller o kadar güzel ki çoğu insan vaktini sadece sahillerde geçirmek istiyor. Ama eğer sadece sahildeki güzelliklerin keyfini çıkarırsanız, çok şey kaçırmış olursunuz. Adanın kıyı şeridinden içeride de büyüleyici güzellikleri var.

Akamas bölgesini safari yaparak keşfedebilirsiniz. Eğer şanslı iseniz yerli rehberler eşliğinde, kendi başınıza asla bulamadığınız yerlere gidebilirsiniz. Safari turları her grubun isteklerine göre özel olarak planlanıyor. Şarap tadımı, dağ tırmanışı, Bizans kilise turu ve büyüleyici bir gün batımını izlemek, yapabileceklerinizden bir kaçı.

Mitoloji ve Tarihin Buluştuğu Nokta


Kıbrıs mitolojik ve efsanevi alanlar açısından da oldukça zengin. Bunların arasında en ikonik olanı Afrodit Kayası. Efsaneye göre aşk ve güzellik tanrıçası Afrodit burada doğmuş.

Afrodit’in efsanesinin arkasındaki hikayeler anlatmakla bitmez, ama günümüzde birçok kişi bu kayanın etrafında yüzenin uzun yaşam, güzellik ve gerçek aşkla kutsandığını düşünüyor. Gerçek ya da değil, denemekten zarar gelmez bizce.

Şarap Tadın


Kıbrıs’ın 6000 yıllık bir şarap üretim tarihi var. Binlerce yıllık şarap üretim tecrübesi, nesilden nesile günümüze kadar gelmiş.

Ada’nın Omodos gibi geleneksel şarap üretim kasabalarını gezebilirsiniz. Bu kasabaların dışında, Zambartas ve Vasilikon gibi modern ve dünyanın en iyi şaraplarının üretildiği şarap evlerini bulabilirsiniz.

Diğer ülkelerdeki mahzenlerden farklı olarak, Kıbrıs kendi üzüm bahçelerinden elde ettiği üzümleri kullanıyor. Bu yüzden kendine has bir tadı ve güzelliği var şarapların.

Başka yerler hakkındaki yazılarımıza ulaşmak için aşağıdaki linkleri kullanabilirsiniz.

Türkiye'de gezilecek en iyi yerler
Avrupa'da gezilecek en iyi yerler
Amerika'da gezilecek en iyi yerler

Lizbon’da Yapılacak Uygun Fiyatlı Etkinlikler

Portekiz’in başkenti Lizbon, sokak sanatları, lezzetli yemeği, hareketli hayatı ve enfes müzikleri ile her gezginin gidilmesi gereken yerler listesinde bulunan bir yer. Eğer siz de Lizbon’a gitmeyi planlıyorsanız, size iyi bir listemiz var. Sizler için Lizbon’da uygun fiyatlı etkinlikleri araştırdık. İşte Lizbon’da yapılacak uygun fiyatlı etkinlikler.

Bairro Alto


Lizbon’da mahalleler birbirlerine çok yakın olduğu için, fark etmeden birinden diğerine geçmeniz oldukça olası. Bairro Alto ise gece hayatının başlangıç noktası diyebiliriz. Gündüzleri yemek yiyebileceğiniz mekanları ile sıradan bir sokağa benzese de, geceleri tam anlamıyla canlanıyor. Oldukça rahat mekanlar bulabileceğiniz bu sokakta, içki seçeneklerini de oldukça ucuz. Ancak eğer bütün gece eğlenmeyi planlamıyorsanız burada kalmanızı önermiyoruz.

Tramvay ile Lizbon Turu


28 numaralı tramvay gerçekten çok kalabalık oluyor, çünkü içi hep Lizbon’daki turistik yerleri görmek isteyen turistlerle dolu olur. Şehirdeki her yeri görmenin en ucuz yolu bu tramvay. Sesli rehber olmasa da, elinizdeki haritalara bakarak tramvayla Lizbonu öğrenebilirsiniz. Ancak bu tramvayı tur aracı gibi kullanan turistler yerliler tarafından çok sevilmiyor.

Alfama Sokaklarında Kaybolun


Alfama Lizbon’un en eski bölgesi. Etkileyici uzun binaların arasında, daracık sokaklarda dolaşarak, arada bir kahve için mola vererek kaybolmak mükemmel bir etkinlik. Tejo Nehri üzerinden Sao Jorge Kalesine kadar götürüyor bu yollar sizi. Bu sokaklar tam bir bulmaca gibi.

Lizbon’da Uçuşa Geçin


Ziyaret ettiğiniz şehirlerde, ister Avrupa isterse dünyanın başka yerlerinde, yıldızların altında şehrin harika manzarasını seyredebileceğiniz yerlere hep götürülürsünüz. Lizbon’da neredeyse her çatı katından bunu yapabilirsiniz. Elinize kokteylinizi ya da biranızı alarak manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz. En uygun fiyatlı ve güzel manzaralı mekanlardan birisi Park Bar. Lizbon’da yapılacak en keyifli şeylerden birisi burada mojitonuzu yudumlamak.

Ayrıca Miradouro de Santa Catarina’da gün batımını seyrederek, yerliler ile içmeyi ve takılmayı da unutmayın. Lizbon sadece manzarası ile değil, inişli çıkışlı yapısı ile de nefesinizi kesecek. Lizbon sokaklarında bu yüzden kullanabileceğiniz asansörler bulunuyor.

Meydanlar


Lizbon’da bir çok meydan bulunuyor. İki tane kocaman süs havuzu bulunan Rossio Meydanı, nehrin yakınlarındaki Praca do Comercio gibi bir çok güzel meydanı var Lizbon’un. Comoes Meydanı en sevilen meydanlardan birisi. Bu yerel meydanların en güzel özelliği, çok güzel kahveleri olan küçük kahvecilerin bulunması.

Lizbon’daki Müzik Festivalleri


Lizbon duygusal ve romantik bir müzik türü olan Fado ile ünlü. Bu yüzden genelde mekanlarda Fado dinliyorsunuz. Ancak şehirde aslında birçok rock ve pop etkinlikleri de yapılıyor. Çok kalabalık olmalarına rağmen oldukça eğlenceli etkinlikler oluyor. Ayrıca Belem yakınlarındaki meydanda her pazar dj etkinliği de düzenleniyor. Son olarak, Super Bock Rock Festivali’de Lizbon’da gerçekleşiyor.

Sintra


Birazcık pahalı bir etkinlik olsa da, Lizbon’a gelen çoğu turistin bayıldığı bu günlük gezi ile, 10 tane ulusal anıttan daha fazlasını görebilirsiniz. Ulusal Saray, Moors Kalesi, Pena Kalesi gibi önemli yerler bu tur ile görülebilir.

Belem’e Gidin


Lizbon şehir merkezinde yapacak bir sürü eğlenceli etkinlik olsa da, şehir merkezinden ayrılıp kısa bir tramvay yolculuğu ile küçük ve tatlı bir bölge olan Belem’e gitmelisiniz. Burada bisiklet kiralayıp, Tejo Nehri yanından, köprünün altından geçerek Belem Kulesi'ne kadar bisiklet sürebilirsiniz. Belem’de gezme gerçekten Lizbon’da yapılacak en iyi şeylerden birisi.

LX Fabrikasını Gezin


LX fabrikası, genelde turistlerin uğradığı sanatla iç içe yemek yiyebileceğiniz bir yer olsa da, hala oldukça sakin olan bu yere gelmek çok iyi bir fikir. Dışarı çıkarak etraftaki sokak sanatlarını görmeyi ve arka tarafta bulunan dükkanlardan hediyelik eşya almayı unutmayın. Ayrıca eğer size ekmek, zeytin ya da başka bir şey teklif edilirse kabul etmeyin, zira sonrasında bunlar için sizden ücret talep edebilirler.

 

Havana’da Yapılması Gereken En İyi Şeyler

Eski dünya çekiciliğine sahip, dünyada bir eşi daha olmayan bir ülke Küba. Klasik amerikan arabalarını, mimariyi ve atmosferi keşfetmek istiyorsanız, Havana’da hayal kırıklığına uğramayacaksınız. İşte sizler için seçtiğimiz Havana’da yapılması gereken en iyi şeyler listemiz.

El Floridita’da Daiquiri İçin


Eski Havana’nın ana meydanı olan Calle Abispo’da bulunan El Floridita, dünyaca ünlü bir daiquiri barı. 1817’de açılan bar, daha öncesinde farklı bir isme sahipmiş. Dünyaca ünlü yazar Ernest Hemingway burada içmeye başladıktan sonra, Hemingway’in barı olarak dünyaca ün kazanmış.

O zamandan beri de, turistler uzaklardan gelerek, Hemingway’in gerçek hayattaki boyutuyla aynı olan heykelinin yanına oturup, efsane daiquiri’nin tadına bakıyorlar.

Sıradışı bir tat arıyorsanız, kesinlikle Papa Hemingway Special isimli üzümlü daiquiriyi denemelisiniz. Bir keresinde Hemingway’in bir oturuşta 13 tane duble daiquiri içtiği söyleniyor. Lezzetli daiquri’den bir yudum aldığınızda, bu sayıyı geçmeye çalışmak isteyebilirsiniz.

Şehirde Klasik Arabalarla Dolaşın


Tabii ki Havana dendiğinde ilk akla gelen şey, klasik arabalarla caddelerinde gezmek. 40 tane farklı model ve renkten istediğiniz klasik arabayı seçerek şehirde dolaşabilirsiniz. Her arabanın şoförü var, siz kullanmıyorsunuz. Eğer isterseniz küçük bir miktar karşılığında, İngilizce bilen ve şehri tanıtacak bir rehberi de yanınıza alabilirsiniz.

Eski Havana, Merkez Havana ve komşu mahalleleri gezerek, Capitol Binasını, Devrim Müzesini ve El Malecon'u görebilir ve rehberinizden şehrin tarihini öğrenebilirsiniz.

Efsane klasik arabalarda gezmek sadece eğlenceli bir eşsiz deneyim olmasının yanı sıra, şehri keşfetmeniz ve her şeyi görmeniz için de iyi bir seçenek. Arabaların üstü açık olduğu için, güneşten etkilenmek istemiyorsanız şapka almanızda fayda var.

Partagás Puro Fabrikası


1845’de kurulan Partagás Puro Fabrikası, Küba’nın en ünlü ve eski puro fabrikası. Her sene 5 milyon puro üreten fabrikanın kapıları, puroların nasıl yapıldığını görmek isteyen turistlere açık. Tütün yapraklarının ayrıştırılması ve seçilmesinden, tütünün sarılması, baskılanması ve paketlenmesine kadar, üretimin her aşamasını izleyebiliyorsunuz. Kesinlikle Havana’da yapılması gereken en iyi şeylerden birisi.

Fabrikanın hemen yanında, fabrikada üretilen dünyaca ünlü Cohibas ve Montecristos gibi markaların da bulunduğu bir puro mağazası da bulunuyor.

Devrim Müzesi


Havana’da görülmesi gereken en iyi yerlerin başında Devrim Müzesi geliyor. Eskiden Başkanlık Sarayı olarak kullanılan müze, 1918’de inşa edilmiş. Bu müzede Küba’nın tarihini öğrenebilirsiniz. Küba devriminden Küba füze krizine kadar bir çok önemli olaydan eserleri görebilirsiniz.

Devrim Müzesi Küba tarihi hakkında kriz döneminde kullanılmış tankların ve uçakların kalıntıları dahil, birçok tarihi eser ile detaylı bilgi veriyor.

Havana Katedrali


Havana Katedrali, Eski Havana'da bulunuyor ve 40 yıl süren inşası 1787’de bitmiş. Dış mimarisi Barok Tarzı olan katedralin iç kısımları neo-klasik mimariye sahip. Katedralin yanlarında bulunan ikiz zil kulelerine çıkarak şehrin güzel manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz. Havana’da görülmesi gereken en iyi yerlerden birisi de kesinlikle Havana Katedrali.

Bacuranao Sahili


Bacuranao Sahili Havana’dan 12 km uzaklıkta olan, ama şehre en yakın güzel bir sahil. Çoğunlukla yerlilerin ziyaret ettiği sahil, turist kaynamadığı için özel ve güzel bir sahil.

15 kilometre uzunluğundaki Playas del Este’nin biraz içerisinde bulunan, beyaz kumlu ve hindistan cevizi palmiyelerinin bulunduğu rüya gibi bir sahil. Mercan resifleri ile de ünlü olan sahil, şnorkel ile su altı yaşamı incelemek istiyorsanız, Havana’nın en iyi noktası. Havana’da görülmesi gereken en iyi yerleri gördükten sonra, hemen araya bir boş gün sıkıştırın ve şehrin hemen yanındaki bu güzel sahili ziyaret edin.

Diğer yerler hakkındaki yazılarımıza ulaşmak için aşağıdaki linkleri kullanabilirsiniz.

Türkiye'de gezilecek en iyi yerler
Avrupa'da gezilecek en iyi yerler
Amerika'da gezilecek en iyi yerler

Barbados’da Yapılacak En İyi Şeyler

Barbados küçük bir Karayip adası olsa da, çok özel çekiciliği, tarihi ve güzelliği ile her sene çok sayıda turist ağırlıyor. Eski dünya çekiciliği ile inanılmaz sahilleri, lüks otelleri birlikte sunan Barbados, hayatınızda bir kere gitmeniz ve görmeniz gereken bir yer.

Sizler için seçtiğimiz bu küçük ama çok güzel etkinliklerle dolu Barbados'da yapılacak en iyi şeyler listemiz.

Geleneksel Rom’un Tadına Bakın


Barbados’da geceleri takılıp güzel içkiler içebileceğiniz bir çok lüks bar bulunuyor, ancak bir gecenizi adadaki geleneksel rom barakalarında geçirmelisiniz.

Yapmanız gereken bir şişe güzel rom seçmek ve yerliler ile birlikte efsane romların keyfini çıkarmak. Bazı canlı ve kalabalık barlarda karaoke de bulabilirsiniz, oradakilerle yarışacak kadar iyi olmasanız da denemekten zarar gelmez.

Batı Sahillerinde Takılın


Adanın batısındaki sahillerin güzelliğine inanmak için onları gözlerinizle görmeniz gerek. İncecik beyaz kumu, cam gibi berrak suyu gördüğünüzde bütün gününüzü burada geçirmek isteyeceksiniz.

Sahilde güneşlenmeyi ve yüzmeyi seviyorsanız,  Barbados’ta yapacağınız en iyi şeylerden birisi bu güzel sahillerde yatmak.  Her gün farklı bir sahile giderek bir ayınızı burada harcasanız da, daha denemediğiniz sahiller olacaktır.

Gün Batımını Seyredin


Batı Sahilleri gün batımıyla da ünlü. Günün bitişini izlemek için sahildeki yerinizi alın ve efsanevi yeşil ışığı görmeye çalışın. Yeşil ışık, güneş neredeyse tam olarak battığında, çok ince ışık huzmeleri kaldığında ufukta gözüken bir optik yanılsama.

Yeşil ışık yansımasını Doğu Sahillerinden de izleyebilirsiniz.

Doğu Sahilleri


Barbados’un Batı Sahilleri bir sürü lüks otele sahip; eğer birazcık kalabalıktan uzaklaşmak isterseniz, daha sessiz, sakin ve hırçın Doğu Sahillerine gitmelisiniz. Dalga sesleri, pembe mercan sahilleri, doğal bitki örtüsü ile Doğu Sahilleri çok farklı bir deneyim sunuyor.

Pembe kumlu sahillerinin dünyanın en iyileri olduğu söyleniyor. Bu pembe kumlu sahillerden başlayarak Doğu Sahilinde yukarıya doğru çıkıp, Bathsheba ve Kuzey Noktası gibi yerleri görebilirsiniz.

Oistin Fish Fry


Cuma geceleri Barbados’un en iyi etkinliği Oistin Fish Fry’da doyasıya eğlenmek. Bir çok barın bulunduğu bu yerde, efsane barbeküler ve rom punchlar ile çok eğleneceksiniz. Bu efsane ikiliye büyük bir sahne, ses sistemi ve dans sahnesi ekleyin. Ne kadar eğlenceli olduğunu tahmin edebiliyorsunuzdur.

İsminden de anlayacağınız gibi, buranın en güzel yemekleri deniz ürünleri. Bajan yemekleri gerçekten çok lezzetli, canlı atmosfer ile birlikte unutulmayacak bir gece yaşayabilirsiniz.

Botanik Bahçeleri Keşfedin


Barbados’un sahilleri müthiş olsa da, adada deniz, güneş ve kumdan daha fazlası var. Andromeda Botanik bahçesi her türden ve çeşitten çiçek, bitki ve ağaç ile dolu.

Andromeda Bahçeleri özel bir bahçe olarak kurulmuş ama sonrasında, Barbados devletine hediye edilmiş. Ada’daki vahşi yaşam süren birkaç canlıya da ev sahipliği yapan botanik bahçesinde, sinek kuşları, maymunlar ve kelebekler de görebilirsiniz. Barbados’daki yapılacak en iyi şeylerden birisi kesinlikle bu bahçelerde dolaşmak.

Şnorkel ile Dalın


Sahilde oturup manzaranın keyfini çıkarmak çok çekici biliyoruz, ki zaten çıkarın, ama eğer ada kıyılarındaki su altı dünyasının keyfini çıkarmazsanız hata yapmış olursunuz.

Barbados şahin gagalı kaplumbağa ve deri sırtlı deniz kaplumbağasının bulunduğu korumalı bir alan. Adada onlarla yüzebileceğiniz Pebble Sahili ve Freights Körfezi gibi birkaç yer bulunuyor.

Sahil kenarındaki bir çok otelden şnorkel kiralayabilirsiniz. Sahil kenarında bile gördüklerinize şaşıracaksınız. Eğer dubalarla çevrili alanın dışında yüzüyorsanız, üzerinize gösterge veya bir işaret almayı unutmayın.

Diğer yerler hakkındaki yazılarımıza ulaşmak için aşağıdaki linkleri kullanabilirsiniz.

Türkiye'de gezilecek en iyi yerler
Avrupa'da gezilecek en iyi yerler
Amerika'da gezilecek en iyi yerler

Vietnam’da Gidilmesi Gereken Yerler

Karmaşık, çekici ve çeşitliliğiyle Vietnam da, Asya'daki diğer yerler gibi misafirlerine unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Hanoi’nin kalabalık sokaklarında gezebilir, Halong Körfezi'nin etrafındaki nefes kesici doğal çevreyi keşfedebilirsiniz. Tabi ki Vietnam'ın inanılmaz lezzetli yemeklerini de denemeyi unutmamak gerekir.

Vietnam’da yapacak gerçekten çok fazla şey var. Bu yüzden nereden başlayacağınızı bilmemeniz gayet normal. İşte sizi bu dertten kurtarmak için hazırladığımız, Vietnam’da gidilmesi gereken yerler listemiz.

Hanoi


Vietnam’ın başkenti olan Hanoi’de yapacak o kadar şey var ki, hiç boş zamanınız olmayacak. Sokak yemeğinin cezbedici kokusu havayı süslüyor, bu kokuları takip ederek buharda enfes yemeklerin piştiği tezgahları ziyaret edin.

Vietnam’da bulunan sayısız müze, ziyaretçilerine Vietnam’ın tarihini, geçirdiği savaşlar ve sanatını anlatma şansı sunuyor. Old Quarter’ın sokaklarında Fransız koloni mimarisi yapıların aralarında dolaşmak gerçekten büyüleyici.

Bu motor ve insan sesleri ile dolu sokakların arkalarındaki eski mimariye sahip restoranları, butikleri, kafeleri ve alışveriş merkezlerini keşfedin. Üstelik Hanoi’de çok uygun fiyatlara lüks bir tatil yapabilirsiniz.

Ho Chi Minh


Oldukça hareketli ama karışık olan Ho Chi Minh’in garip bir çekiciliği var. Hareketli bir yaşamı olan Ho Chi Minh, dünyanın her yerinden gelen misafirlerini ağırlamak için lüks otellere yada oldukça güzel hostellere sahip.

21. yüzyılın parıltısı ile tarihi kültürü bir araya getiren Ho Chi Minh, Vietnam’da görülmesi gereken ilk yerlerden birisi.

Halong Körfezi


İnanılmaz manzarasını çekmek için milyonlarca turistin geldiği Halong Körfezi’nin dünyanın en nefes kesici doğal manzaraları listesinde olmasının bir sebebi var. Binlerce adanın durgun sularda yüzdüğünü hayal edin; nefes kesici kelimesi bu görüntüyü anlatmaya yetmez.

Halong Körfezi'nde olan birçok bot turundan birisini seçerek gezebilirsiniz. Ancak turunuzu seçerken iyice araştırın, aralarında oldukça büyük kalite farkları olabilir.

Hue


Vietnam’ın antik kentlerinden birisi olan kraliyet şehri Hue, ülkenin kesinlikle görülmesi gereken yerlerinden birisi.

19.yüzyıldan 20.yüzyıla kadar hüküm sürmüş Nguyen Hanedanlığının krallığının bulunduğu Hue, geçmişteki güçlü günlerin kalıntılarıyla süslü. Geçmişin lüksü ve imparatorluğun kalıntılarının bulunduğu, Yasak Mor Şehrin kalıntılarını keşfedin.

Mimari açıdan Hue’ya hayran kalacaksınız.

Hoi An


Hanoi ve Ho Chi Minh gibi kalabalık ve gürültülü sokakları olmayan Hoi An’da karmaşadan uzak bir şekilde Old Town’da gezip, göz alıcı mimarileri inceleyebilirsiniz.

Çoğunlukla tarihi binalardan oluşsa ve her yeri tarih koksa da, Hoi An’da çok modern mağazalar, barlar ve oteller bulmak mümkün. Bu güzel şehir, yorucu şehirlerden uzaklaşarak Vietnam kültürünü incelemek ve öğrenmek için ideal bir seyahat noktası.

Mekong Deltası


Mekong Deltası görkemli Mekong Nehrinden hayat buluyor. Mekong Deltası kesinlikle görmeniz gereken ve unutulmayacak hatıralar edinebileceğiniz bir yer. Yeşilin her tonuna sahip ağaçların ve yaprakların nehir boyunca dans ederek ilerlemesine hayran kalacaksınız.

Bu yeşil ormanların arasında bir çok kuş türünü, mangrov ağaçlarını bulacaksınız. Vietnam’ın her yerinde olduğu gibi burada da el değmemiş bir sürü beyaz kumlu sahillerde dinlenebilirsiniz. Mekong Deltası’nda acıkırsanız, taptaze balık dolu nehirden kendiniz tutabilir ya da yerel balıkçılardan satın alabilirsiniz.

Dünyanın en doğal turizm noktalarından biri olan, eşsiz güzelliklere sahip Vietnam’da gitmeniz gereken yerleri kısaca anlattığımız yazımızı umarız beğenmişsinizdir. Vietnam ve görmeniz gereken şehirleri ile ilgili detaylı yazılarımıza aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz. Eğer Vietnam'a yolunuz düşerse, deneyimlerinizi bizimle paylaşmaktan çekinmeyin. 

Hanoi'de Yapılacak En İyi Şeyler

Hoi An En İyi Yerler

Ho Chi Minh City En İyi Yerler

Ölmeden Görmeniz Gereken Tarihi Alanlar

Dünya, insanlar tarafından inşa edilmiş nefes kesici harikalarla dolu. Binlerce yıllık insanlık tarihi boyunca inanılmaz şeyler inşa edilmiş, ancak maalesef sadece birkaç tanesi günümüze kadar ulaşabilmiş. Antik medeniyetler tarafından kurulan bir çok nefes kesici ve tarihi alanlardan en iyilerini seçmek tabii ki zor.

İşte sizin işinizi kolaylaştırmak için seçtiğimiz ölmeden önce görmeniz gereken tarihi alanlar listemiz.

Machu Picchu


Eski bir Inca şehri olan Machu Picchu, Peru’nun Cusco bölgesinde 2500 metre yüksekliğindeki dağın tepesinde tam Kutsal Vadinin üzerinde  bulunuyor. 1983’den beri UNESCO Dünya Mirası Alanı olan şehir, Dünyanın 7 Harikasından Birisi de seçilmiş. Güney Amerika kıtasındaki en iyi arkeolojik alan olan Machu Picchu, kesinlikle görmeniz gereken tarihi alanların başında yer alıyor.

Angkor Wat


Kamboçya, Siem Reap’te bulunan Angkor Wat tapınak kompleksi, 1992’de UNESCO Dünya Mirası Alanı seçilmiş. Aynı zamanda 400 kilometrekarelik alanı ile dünyanın en büyük dini anıtı unvanına da sahip. Yüzlerce inanılmaz ve büyüleyici tapınak ve kalıntıların bulunduğu Angkor Wat’da, görmeniz gereken en iyi tapınaklardan bazıları Bayon Tapınağı, Angkor Wat Tapınağı ve Angkor Thom Tapınağı.

Akropolis


Antik bir hisar olan Akropolis, Atina’da bir dağın tepesinde bulunuyor. Parthenon, Propylea ve Zafer Tanrısı Athena’nın tapınağı gibi bir çok tarihi yapı ve kalıntısı bulunuyor Akropolis’de. 1987’de UNESCO Dünya Mirası seçilmiş olan Akropolis, Yunan tarihi, mimarisi ve ruhunun önemli bir sembolü.

Chichen Itza


Kolomb öncesi Maya medeniyetinin en büyük arkeolojik şehri olan Chicen Itza, Meksika’da Yucatan eyaletinde bulunuyor. Antik şehrin merkezinde, devasa piramidi El Castillo bulunuyor. 1988’de UNESCO Dünya Mirası listesine seçilmiş şehir, aynı zamanda Dünyanın 7 Harikası listesine de girmiş.

Kolezyum


Roma’nın tam ortasında bulunan Kolezyum, antik bir amfi tiyatro ve 80.000 kişilik kapasitesi ile şimdiye kadar inşaa edilmiş en büyük amfi tiyatro. Yıllar boyunca depremler ile yıpransa da Kolezyum, Roma’nın dünyaca ünlü sembolü olarak kesinlikle görülmesi gereken bir yapı.

Giza Piramitleri


Mısır’da Kahire’nin sınırında yer alan Giza Piramitleri, 3 tane piramitten, Büyük Sfenksten ve birkaç tane mezarlıktan oluşuyor. 1979’da Dünya Mirası listesine seçilmiş Giza Piramitleri, firavunlar ve tanrıçalar için mezar olarak inşa edilmiş. Dünyanın en ünlü ve en çok ziyaret edilmiş alanı olan Piramitleri kesinlikle görmeniz gerekiyor.

Stonehenge


Tarih öncesi bir anıt olan Stonehenge, İngiltere Wiltshire’da bulunuyor. 4 metre uzunluğunda bir kaya takımından oluşan Stonehenge’in, 2500 ila 5000 yıl önce inşaa edildiği düşünülüyor. Dünyanın 7 Harikasından birisi olan alanda, Druidler ve Paganlar önemli olayları kutlamalar yapıyorlar.

Çin Seddi


Çin’in tarihi kuzey sınırı boyunca doğudan batıya doğru uzanan duvarlardan oluşuyor Çin Seddi. İnşa edilme amacı Çinlileri Avrasya’dan gelebilecek istilalara karşı korumakmış. 1987’de UNESCO Dünya Mirası seçilen duvar, Çin’in en ünlü yapısı ve uzaydan dahi görülebiliyor.

Bagan


Myanmar’daki en eski şehir olan Bagan, 2 bin küsür tapınak ve pagodaya ev sahipliği yaptığı için tapınaklar şehri olarak bilinir. UNESCO tarafından birçok tapınak ve pagoda restorasyona uğramış ve koruma altına alınmış. Eğer sabahın erken saatlerinde giderseniz, efsanevi Bagan güneş doğuşunu ve akşamları da batışını seyredebilirsiniz. Sıcak hava balonları ile Bagan’ın üzerinde diğer yüzlerce balonun arasında gezmek, kesinlikle ölmeden önce yapmanız gereken bir etkinlik.

Tac Mahal


1648’de imparator Shah Jahan’ın emriyle eşinin anısına inşa edilmiş Tac Mahal, beyaz mermerden yapılmış bir mozole. 1983’de UNESCO Dünya Mirası seçilmiş yapı, Hindistan’ın en önemli alanlarından ve ölmeden önce görmeniz gereken bir yapı.

 

Avrupa’nın En İyi Dağ Yürüyüşü Rotaları - 2

Avrupa'nın en iyi dağ yürüyüşü rotalarından birkaç tanesini önceki yazımızda sizlerle paylaşmıştık. İşte Avrupa'nın macera dolu diğer dağ yürüyüşü rotaları.

İsviçre, Jungfrau


Dağcıların çok sevdiği bu bölgede, her gün sayısızca dağ yürüyüşü planlayabilirsiniz. Avrupa’da normalde sürekli değişen hava durumu sebebiyle hangi dağlara tırmanacağınızı planlamak zordur, ancak Jungfrau bölgesinde her hava koşuluna uygun bulabileceğiniz bir rota bulunuyor. Wilderswil, Grindelwald, Wengen ya da Mürren başlangıç noktanız olabilir, buralardan istediğiniz vadiye doğru yürüyüşünüzü yapabilirsiniz. Eğer zorlu bir şeyler arıyorsanız, yüksek Alp Dağları'na tırmanabilir, dik dağ yamaçlarında asılı kalabilirsiniz.

Camino de Santiago


Aziz James yolu olarak da bilinen bu yol, ünlü bir haç yolu aslında. Yol Aziz James’in mezarının bulunduğu Santiago de Compostela’ya doğru gidiyor. Camino yolu içerisinde bir çok yolu kapsıyor. En ünlülerinden birisi Jean Pied de Port’da son bulan Camino Fransa. Bu yol Pyrenees’den geçerek, Pamplona ve Leon gibi şehirlerden geçerek İspanya, Santiago’ya varıyor. Oldukça belirgin ve rahat olan yolun tek zorluğu uzunluğu. Bütün yol neredeyse 790 kilometre.

The Tour de Mont Blanc


The Tour de Mont Blanc genelde Avrupa’nın en iyi yürüyüş yolu olarak adlandırılır. Fransa, İsviçre ve İtalya olmak üzere 3 tane ülkeden geçen rota, 170 km uzunluğuna sahip ve Batı Avrupa’nın en yüksek dağı olan Les Houches, Chamonix’de başlayıp bitiyor. Alplerin ve tabii ki Mont Blanc’in nefes kesici manzaralarının yol üstünde olduğunu söylemeye gerek bile yok bizce. Yolun bazı kısımları tik tırmanışlardan oluşsa da özel bir ekipman gerektirmiyor, ancak fit olmanız şart.

İtalya Alta Via 1


Dobbiaco’dan başlayarak, güneyde Bellumo’ya kadar ulaşan Alta Via 1, İtalya’nın büyüleyici Dolomitlerinin arasından geçiyor. Bu oldukça yüksek dağ yürüyüşü sırasındabirçok nefes kesici manzaraya tanıklık edebilirsiniz. Yol üzerinde Birinci Dünya Savaşı alanlarından da geçiyorsunuz. Eğer birazcık adrenalin için tırmanmak isterseniz, dik dağ yamaçlara ve tünellere tırmanabilirsiniz. Bu yürüyüşün yaklaşık uzunluğu ise 120 kilometre.

 

Andora Pesson Gölü Yolu


Andora küçük bir ülke olsa da, manzara açısından çok zengin bir yer. Pyrenees dağlarının arasında bulunan Andora’nın, bir sürü müthiş yürüyüş rotasına sahip olması gayet normal. Biz ise, sizler için Pessons Gölleri etrafındaki dağ yürüyüşünü seçtik. Yol Encamp vadisinden dik bir tırmanış ile ilk göle ulaşarak başlıyor, son olarak Pessons Pass’de bitiyor. Toplam yol uzunluğu 12 kilometre.

Yunanistan Meteora


Yollar çok belirgin olmadığı ve haritası olmadığı için Meteora yürüyüşü çok da kolay olmuyor. Böyle bir yolun Avrupa’nın en iyileri listesine girmesinin sebebi ise, bölgenin ünlü olduğu kum taşından kuleleri görmenin en iyi yolu olması. Bu kuleler aynı zamanda manastırlarıyla ünlüymüş eskiden. En iyi günlük yürüyüş Doupiani Kayasından başlayarak Ypapanti ve Büyük Meteoron’a doğru olan. Eskiden keşişler tarafından kullanılan yollardan geçilse de bazı yerlerden geçmek tam olarak hazır değilseniz zor olabilir.

Romanya Fagaras Dağları Sırtı


Romanya Avrupa’nın en az bilinen yürüyüş rotalarından birisi. Ama Karpat Dağları çevresinden Fagaras Dağları’nın sırtından yürüyüş yapmak gerçekten inanılmaz. Fagaras Sırtı yolu ülkenin en yüksek zirvesi Mondoveanu dağından geçiyor ve müthiş manzaralar sunuyor Bu rota çok tercih edilmediği için yol boyunca çok imkan ve kalacak yer yok. Yanınızda çadır ve bir yol arkadaşı getirseniz iyi olur.  

Karadağ Durmitor Ulusal Parkı


Durmitor’da çok popüler olmayan bir yürüyüş rotası. Genelde Kotor’dan bir günlüğüne yürüyüş yapmak için çıkılan bir rota, ama bir kaç gün ayırırsanız Karadağ’ın size sunacağı müthiş manzaraları var. Parkın çevresinde birçok yürüyüş rotası var, ama Karadağ’ın en yüksek zirvesi Bobotov Kuk zirvesine çıkmadan ayrılmamalısınız. Yürüyüş sadece bir gün sürüyor, ama birazcık zorlu.

Doğu Avrupa Gezi Rehberi - Prag

Avrupa’nın en güzel 3 şehri, sanki gece gökyüzünde parlayan takım yıldızı gibi yan yana uzanıyor. Birbirlerine yakınlığı bu 3 şehri hiç uçağa binmeden, kolayca keşfederek unutulmaz bir gezi yapabilmenizi sağlıyor.

Çoğu turist Avrupa’yı demir yolu ile gezmenin, bu etkileyici şehirleri keşfetmenin en iyi yolu olduğunu söyleyecektir. Avrupa’nın geniş demir yolu ağı oldukça gelişmiş, konforlu, hızlı ve güvenli bir seyahat sunuyor ünlü şehirleri arasında.

Bir kaç tane tren seçeneğiniz bulunuyor, isterseniz yüksek hızlı bir tren olan Railjet’i seçerek, zamandan ve paradan tasarruf ederek, planınızı değiştirebilirsiniz.

Bu yazı dizimiz de kültür ve sanat için sizleri Doğu Avrupa’nın en iyi şehirlerine, artık bir simge haline gelmiş üç ülkenin, nehir kıyısında bulunan üç şehrine götüreceğiz. Prag, Viyana ve Budapeşte. Doğu Avrupa’nın en iyi yerlerinden ilk durağımız Viyana’dan önceki yazımızda bahsetmiştik. Sonraki durağımız ise Çek Cumhuriyetinin güzel başkenti Prag.

Prag


Prag zengin tarihi, sayısız müze ve sanat galerisi, tanınmış okulları ile dünyanın en çok ziyaret edilen yerlerinden birisi. Sürekli dünyanın ziyaret edilmesi gereken ilk 10 şehri listesine girmeyi başarıyor Prag, hadi gelin Prag’ı bu kadar özel ve gözde yapan özelliklerine birlikte göz atalım.

Görülmesi Gereken Yerler


Çek Cumhuriyeti’nde birçok kale bulunuyor ve en iyilerini Prag’da bulabilirsiniz. 9. yüzyılda inşa edilmiş olan Prag Kalesi burada bulunuyor ve halen Çek Cumhuriyeti başkanının ofisi kalenin içerisinde bulunuyor.

Prag’da bulunan diğer kaleler kış aylarında kapalı olabilirler, ancak Prag kalesinin kapıları tüm yıl boyunca ziyaretçilere açık. Şehrin hemen dışında bulunan diğer bir popüler kale ise Karlštejn Kalesi.

Vltava Nehrinin üzerinde bulunan Charles Köprüsü’nden, büyüleyici gün batımını izlemelisiniz. Prag’ın en bilinen turist atraksiyonu olan Astronomik Saat şuan bakımdan geçiyor ama 2018 Ekim civarında tekrardan ziyaretçiler için faaliyete geçecek.

Tarihi mimariyi, sokak yemeklerini keşfedin ve Eski Şehir meydanında gösteriler yapan sokak sanatçılarını izlemenin tadını çıkarın. Sonrasında Sigmund Freud’un gökyüzünde sallanan heykelini görmeye gidebilir yada Vltava nehri üzerinde düzenlenen tekne turlarına katılabilirsiniz.

Ulaşım


Çoğu Avrupa şehrini olduğu gibi Prag’ı da en iyi yürüyerek keşfedebilirsiniz ama ayakkabılarınızın rahat olması önemli çünkü çoğu sokak kaldırım taşından yapılma ve bir çok yokuş bulunuyor.

Otobüslerin, tramvayların ve metroların çoğu 7/24 işlevsel. Dilerseniz 24 saatlik yada 3 günlük kısa süreli turist toplu taşıma kartı alabilirsiniz.

Taksi kullanmak isterseniz de kurumsal bir şirkete bağlı olarak çalışan taksileri tercih edin, bunların bilgileri taksilerin üzerlerinde yazılı oluyor. Yine de dikkatli olmakta fayda var, Prag taksi sürücüleri çok da güvenli değiller.

Tavsiyeler


Viyana’nın zıttına, Prag’daki mağazalar haftanın 7 günü açık. Burada gece hayatı diğer Avrupa şehirlerine göre daha geç başlıyor, yani eğer eğlenmeyi düşünüyorsanız, kendinizi birazcık geç saatlere göre hazırlayın.

Para bozdurma işlemlerinizi sokaktan yada döviz bürolarından yapmaktan kaçının, sizi ya dolandırabilir yada size fahiş kur oranları uygulayabilirler.

Kalabalıktan kaçınmak için gezilerinizi sabahın erken saatlerinde ya da akşam üstü yapmaya özen gösterin.

Prag Avrupa’nın en iyi ve en ucuz birasına sahip. Pilsner Urquell’i kesinlikle deneyin, fiyatı da yaklaşık 2€ civarında.

Bir sonraki durağımız: Budapeşte


Sonraki ve son durağımız Budapeşte, buraya en iyi ulaşım yolu ise yine tren yolu ile. Prag’dan Budapeşte’ye olan 450 kilometrelik yolculuk, Prag’daki merkez istasyondan başlıyor ve yaklaşık 7 saat sürüyor. Tren bileti ise yaklaşık olarak 70€.

Macaristan’ın zengin tarihe sahip başkenti Budapeşte hakkındaki gezi yazımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

Dünyanın En İyi Alışveriş Şehirleri

Eğer bir alışveriş severseniz, bazen alışverişin Olimpiyat Oyunlarındaki sporlar gibi uluslararası bir spor olabildiğini bilirsiniz. Uluslararası pazarlara girme heyecanı, alışveriş merkezlerinde bir ürün için birisiyle savaşma ve reklam indirimlerini yakalamak için sabahın köründe uyanıp, izdihamın içinde yerini almak. Bir tatilin ardından eve dönerken kolaylıkla bir hatıra ya da lüks bir hediye bulabilen arkadaşlarınızı ya da ailenizi kıskanmakta çok haklısınız. Bazıları için sahip olmak istediği ürünü aramak, o ürüne sahip olmaktan daha eğlenceli bir aktivite.

İşte bu yüzden alışveriş bizce bir spor. Bazı şehirler farklı alışveriş seçenekleri sunuyor alışveriş severlere. Peki dünyanın en iyi alışveriş şehirleri hangileri?

Dünyanın en iyi moda ve alışveriş şehirlerinden bazılarını önceki yazımızda paylaşmıştık. İşte dünyanın en iyi moda ve alışveriş şehirleri yazımızın devamı.

Melbourne


Alışveriş hem yerli hemde yabancı turistleri çekiyor Melbourne’e. Avustralya’nın en çok kültürlü şehri olan Melbourne’de alışveriş tam bir zevk. İçerisinde her şeyi bulabileceğiniz büyük mağazalar, alışveriş merkezleri, başlıca uluslararası markaların mağazaları bulunuyor burada. Ama Melbourne daha çok yerel tasarımcıları, alışveriş sokakları ve pasajları ile ünlü. Bu yerlerden bazılarını ise sadece yerini biliyorsanız bulabilirsiniz.

Flinders Lane yakınlarındaki Swanton Sokağı genelde yerlilerin bildiği bir sır. Burada bir çok vintage mağaza bulabilir, pazarlık edebilir ve eşsiz parçalar bulabilirsiniz. Chapel Sokağında ise Avustralyalı tasarımcıların mağazaları ve ikinci el ürünler satan mağazalar bulunuyor. Queen Victoria Pazarını gezmeniz ise günlerinizi alabilir. İyice ararsanız eşsiz biblolar yada el yapımı kazaklar bulabilirsiniz.

Eğer lüks tasarımcı mağazaları arıyorsanız Collins Sokağında bulabilirsiniz. Alışveriş merkezi arıyorsanız Melbourne Central’a gidebilir ve 300’den fazla mağaza, restoran ve sinemada vakit geçirebilirsiniz.

New York


Çeşitlilik ve tarz fazlalığı, mağaza sayısı açısından New York rüyaları süsleyen bir alışveriş şehri. Bir çok tarzın bir araya geldiği şehirde, 5. Cadde’deki tasarımcı mağazalarından, Çin Mahallesindeki ucuz mağazalara kadar her şeyi bulabilirsiniz. New York alışveriş anlamında herkes için bir şeylere sahip olan bir şehir, ister çok para harcamak isteyin ister az.

Şehirde çok farklı şıklıklar ve tarzlar bulabilir, görebilirsiniz. Orchard Sokağında modaya yön veren mağazalar ve vintage mağazalar bulabilirsiniz. Eğer Manhattan’ın dışına bakmak istiyorsanız, Brooklyn Bit Pazarı’nda başka bir zincir mağazada bulamayacağınız vintage ürünler ve yerel sanat eserleri bulabilirsiniz.

Doğu yakasında Tiffany’s, Barneys ev Bergdorf Goodman gibi mağazaları bulabilirsiniz. Soho’nun kalabalık sokakları gardırobunuzu yenilemek istiyorsanız Zara, H&M gibi fast fashion markalarla ve Prada, Phillip Lim, Chanel gibi markaları bulabilirsiniz.

Dubai


Dünyanın en gösterişli en sıradışı alışveriş merkezleri bu şehirde bulunuyor. Alışveriş söz konusu ise Dubai kesinlikle o listede yer alır. Minyatür bir krallığa benzeyen Dubai Alışveriş Merkezi, dünyanın en büyük alışveriş merkezi olma ünvanını elinde bulunduruyor. Burada alışveriş deneyimi tema parkları, şelaleler ve akvaryumları da içeriyor. Aynı zamanda orta doğunun  ilk iç mekan kayak merkezinin bulunduğu Arap Emirlikleri Alışveriş Merkezi de burada bulunuyor.

Müslüman ülkelerdeki bir pazar türü olan “Souks”lar ve geleneksel Arap pazarları Dubai’nin yerlilerinin hayatında önemli role sahip. Dubai’yi ziyaret eden her turist bu pazarları keşfetmeli.  Eğer altın mücevher arıyorsanız, yada el dokuması kumaşlar, geleneksel ud kokuları arıyorsanız Soukslarda bulabilirsiniz.

Altın için Altın Souk’una, baharat için Baharat Souk’una, parfüm için Parfüm Souk’una gitmelisiniz. Dubai de aynı zamanda Kumaş Souk’u ve yemek arayanlar için Souk Madinat da bulunuyor.

Dünyanın en iyi alışveriş şehirleri hakkındaki önceki yazımıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

Dünyanın en iyi alışveriş şehirleri

Doğu Avrupa Gezi Rehberi - Viyana

Avrupa’nın en güzel 3 şehri, sanki gece gökyüzünde parlayan takım yıldızı gibi yan yana uzanıyor. Birbirlerine yakınlığı bu 3 şehri hiç uçağa binmeden, kolayca keşfederek unutulmaz bir gezi yapabilmenizi sağlıyor.

Çoğu turist Avrupa’yı demir yolu ile gezmenin, bu etkileyici şehirleri keşfetmenin en iyi yolu olduğunu söyleyecektir. Avrupa’nın geniş demir yolu ağı oldukça gelişmiş, konforlu, hızlı ve güvenli bir seyahat sunuyor ünlü şehirleri arasında.

Bir kaç tane tren seçeneğiniz bulunuyor, isterseniz yüksek hızlı bir tren olan Railjet’i seçerek, zamandan ve paradan tasarruf ederek, planınızı değiştirebilirsiniz.

Bu yazı dizimiz de kültür ve sanat için sizleri Doğu Avrupa’nın en iyi şehirlerine, artık bir simge haline gelmiş üç ülkenin, nehir kıyısında bulunan üç şehrine götüreceğiz. Prag, Viyana ve Budapeşte. İşte Doğu Avrupa’nın en iyi yerlerinden ilk durağınız Viyana.

Viyana


Üç şehirden de gezinize iyi bir başlangıç yapabilirsiniz ama Viyana Uluslararası Havaalanı daha fazla uçuş seçeneği olduğu için ve aynı zaman Prag ve Budapeşte’nin toplam yıllık yolcu sayısı kadar senelik yolcu sayısına sahip olduğu için Viyana ilk durak olarak daha öne çıkıyor.

Görülecek Yerler


Viyana’nın en önemli noktalarının çoğunu Innere Stadt yada Eski Şehirde bulabilirsiniz. Viyana Devlet Operası, Uygulamalı Sanatlar, Hofburg Sarayı, Michaelerplatz ve Schmetterlinghaus olarak bilinen Art Noveau burada bulunuyor.

Zamanında Beethoven ve Mozart gibi sanatçıların yaşadığı ve baş yapıtlarını bestelediği evlerini de gezmeyi unutmayın.

Innere Stadt’ın dışında, 18. yüzyıl’da inşa edilmiş Schönbrunn Sarayı, Belvedere Sarayı, 250 metre uzunluğa sahip olan Donauturm Kulesi ve Prater Eğlence Parkını keşfedebilirsiniz.

Ulaşım


Viyana çok iyi bir toplu taşıma sistemine sahip, kullanımı da oldukça kolay. Ancak Eski Şehirdeyken kullanmanıza çok da gerek olmayacak çünkü görmek isteyeceğiniz yerler birbirlerine yakın mesafede bulunuyor.

Yer altından giden U-Bahn(Metro)’yu kullanabilirsiniz yada daha manzaralı ama daha yavaş bir yolculuk için yer üstünden giden tramvayları tercih edebilirsiniz.

Araba kiralamınızı ise önermiyoruz çünkü sokaklar kafa karıştırıcı olabilir, ayrıca yürüyerek gezmez iseniz çok şey kaçırabilirsiniz. Eğer araça ihtiyacınız olursa, ücretleri oldukça uygun ve toplu taşıma da oldukça ucuz.

Tavsiyeler


Viyana yaz ayları gerçekten güzel ama tam da turistlerin en fazla olduğu zaman. Bu yüzden bahar yada sonbaharda giderek daha az kalabalıkla şehrin tadını çıkarmak isteyebilirsiniz. Kışları soğuk oluyor ama kışları da kasım ayının ortasından Christmas’a kadar açık olan etkileyici Christmas pazarlarını gezebilirsiniz.

İyi bir restoranda yemek yemek istiyorsanız, rezervasyon yapmanız gerekiyor, ayrıca en %10 tip bırakmak da adetten.

Şehri gezerken özellikle opera evini ve sarayları ziyaret edecekseniz resmi giyinmeniz iyi olur.

Almanca resmi dil olmasının yanı sıra, çoğu kişi temel seviyede ingilizce konuşabiliyor.

Alışveriş yapmak isterseniz, haberiniz olsun pazar günleri çoğu mağaza kapalı oluyor.

Uygun fiyatlı Viyana Şehir Kartı alarak toplu taşımada sınırsız ve ücretsiz seyahat edebilirsiniz, ayrıca bu kart ile turistik yerlere girişte ve restoranlarda indirimler elde edebilirsiniz. Eğer 15 yaşından küçük çocuğunuz varsa, bu kartı aldığınız sizinle beraber ücretsiz olarak seyahat edebilir.

Bir sonraki durağımız: Prag


Bu güzel şehre elveda diyerek, Viyana’dan Prag’a doğru giden yüksek hızlı trene binerek 4 saatlik yolculuğumuza başlıyoruz. Viyana’dan Prag’a sabah erken saatlerden akşama kadar bir çok günlük sefer bulabilirsiniz. Tren biletinin yaklaşık ücreti ise 50 €.

Doğu Avrupa’nın en güzel şehirlerinden birisi olan bir sonraki durağımız Prag hakkındaki yazımıza aşağıdaki bağlantıya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Doğu Avrupa Gezi Rehberi - Prag

Doğu Avrupa Gezi Rehberi - Budapeşte

Avrupa’nın en güzel 3 şehri, sanki gece gökyüzünde parlayan takım yıldızı gibi yan yana uzanıyor. Birbirlerine yakınlığı bu 3 şehri hiç uçağa binmeden, kolayca keşfederek unutulmaz bir gezi yapabilmenizi sağlıyor.

Çoğu turist Avrupa’yı demir yolu ile gezmenin, bu etkileyici şehirleri keşfetmenin en iyi yolu olduğunu söyleyecektir. Avrupa’nın geniş demir yolu ağı oldukça gelişmiş, konforlu, hızlı ve güvenli bir seyahat sunuyor ünlü şehirleri arasında.

Bir kaç tane tren seçeneğiniz bulunuyor, isterseniz yüksek hızlı bir tren olan Railjet’i seçerek, zamandan ve paradan tasarruf ederek, planınızı değiştirebilirsiniz.

Bu yazı dizimiz de kültür ve sanat için sizleri Doğu Avrupa’nın en iyi şehirlerine, artık bir simge haline gelmiş üç ülkenin, nehir kıyısında bulunan üç şehrine götüreceğiz. Prag, Viyana ve Budapeşte. Viyana ve Prag’dan önceki yazılarımızda bahsetmiştik. Şimdiki ve son Doğu Avrupa durağımız ise Budapeşte.

Budapeşte


Özellikle turun sonuna doğru paranız azalmışsa, Budapeşte ideal bir son durak. Avrupa’nın en uygun fiyatlı şehirlerinden biri olan Budapeşte, Prag ve Viyana’ya göre oldukça ucuz bir şehir.

Budapeşte mucitlerin, kaplıcaların, lezzetli yemeklerin ve zengin bir tarihin şehri. Tuna Nehri kıyısında bulunan dünyaca ünlü mimarileri ile de Avrupa’nın da en güzel şehirlerinden birisi. Her sene milyonlarca turist tarafından ziyaret edilen Budapeşte, Avrupa’nın en iyi ilk 10 şehrinden birisi.

Görülmesi Gereken Yerler


Şehir iki ayrı kısımdan oluşuyor, Buda ve Pest. Bu iki kısım birkaç tane ünlü köprü ile birbirine bağlanıyor. Tuna Nehri üzerine kurulmuş ilk kalıcı köprü olan Széchenyi Zincir Köprüsü üzerinde bir tur atarak turunuza başlayın.

Avrupa Sanatının en büyük koleksiyonlarından birine sahip olan, 100.000 sanat eserinden fazlasının sergilendiği Güzel Sanatlar Müzesini ziyaret edin. Avrupa’nın en büyük banyolarından birisi olan Széchenyi Termal Banyolarında rahatlayın.

Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise 2. en büyük sinagogu olan Dohány Sokak Sinagogunun güzelliği sizi büyüleyecek. Tarih severler kesinlikle Buda Kalesini ve Balıkçı Kalesini ziyaret etmeli.

Margaret Adası olarak bilinen adaya giderek , yürüyüş yolları, restoranlar, bahçeler ve canlı müzik eşliğinde rahatlayın.

Ulaşım


Budapeşte’nin şehir merkezinin büyük kısmı tarihi alanlar olduğu için uyumaya uygun. Ama burada tabii ki metro, tramvay ve otobüsleri kullanabileceğiniz iyi bir toplu taşıma ağı da bulunuyor.

Şehrin sokaklarında kablolu tramvayları için kablo sisteminin olduğunu göreceksiniz. Şehir aynı zamanda dünyanın en eski ikinci metro sistemine sahip. Tuna Nehri yolcu feribotunu yada nehir teknelerini kullanarak yolculuk edebilirsiniz.

Buda tepelerinde ve etrafındaki yerlerde, çocuklar tarafından çalıştırılan ama tabii ki yetişkinlerin kontrol ettiği Çocuk Trenyolu’na binerek bir tur atmayı da unutmayın.

Tavsiyeler


Euro’larınızı yada diğer para birimlerinizi Macaristan para birimi olan Forint’e çevirmeyi unutmayın, Macaristan Avrupa Birliği üyesi olmasına rağmen Euro kullanmıyor.

7.bölge mahallesindeki, metruk binalardan eğlenceli barlara dönüştürülmüş olan hara barlarına gitmeyi unutmayın.

Şehrin sayısız anıtlarına uğrayarak 2. Dünya Savaşı sırasında burada olan yıkım ve katliamı derinlemesine bir düşünün.

Kendi Macar mutfağınızı ve lezzetlerinizi yapmak için, 3 kattan oluşan Büyük Pazar Alanına gidin ve en taze et, şarap, sebze ve daha fazlasını alın.

Son durağımız olan Budapeşte’nin de sonuna gelmiş bulunuyoruz. Doğu Avrupa’nın 3 incisi olan Viyana, Prag ve Budapeşte hakkındaki gezi yazımızı umarız beğenmişsinizdir. Yazı dizimizin önceki yazılarına aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz. Bu güzel şehirler hakkındaki yorumlarınızı, düşüncelerinizi ve deneyimlerinizi bizimle paylaşmayı unutmayın. Doğu Avrupa gezi rehberi yazı dizimizin diğer şehirleri ile ilgili yazılarımıza aşağıdaki

Doğu Avrupa Gezi Rehberi - Viyana

Doğu Avrupa Gezi Rehberi - Prag

Dünyanın En İyi Alışveriş Şehirleri

Eğer bir alışveriş severseniz, bazen alışverişin Olimpiyat Oyunlarındaki sporlar gibi uluslararası bir spor olabildiğini bilirsiniz. Uluslararası pazarlara girme heyecanı, alışveriş merkezlerinde bir ürün için birisiyle savaşma ve reklam indirimlerini yakalamak için sabahın köründe uyanıp, izdihamın içinde yerini almak. Bir tatilin ardından eve dönerken kolaylıkla bir hatıra ya da lüks bir hediye bulabilen arkadaşlarınızı ya da ailenizi kıskanmakta çok haklısınız. Bazıları için sahip olmak istediği ürünü aramak, o ürüne sahip olmaktan daha eğlenceli bir aktivite.

İşte bu yüzden alışveriş bizce bir spor. Bazı şehirler farklı alışveriş seçenekleri sunuyor alışveriş severlere. Peki dünyanın en iyi alışveriş şehirleri hangileri?

İşte dünyanın en iyi moda ve alışveriş merkezleri.

Paris


Paris Avrupa’da alışverişin kutsal yeri tam anlamıyla, burada alışverişin çekiciliği hiçbir yerde olmayan çok farklı bir alışveriş deneyimi yaşamanızı sağlıyor. Çok güzel mahallelerin her köşesi tasarımcı moda mağazaları ile dolu. Caddeler ise tarz insanla kaynıyor. Bu yüzden Paris’e kolaylıkla her alışveriş severin rüya şehri diyebiliriz.

Paris’te bulunan en iyi mağazalar sadece kıyafet satmıyor, onlar yaşam tarzı satıyor adeta. Şehirde 5 tane ana alışveriş merkezi ve 18,000 civarında mağaza bulunuyor. 8. Arrondissement dünyaca ünlü moda markaları olan, Chanel, Hermes, Louis Vuitton gibi lüks markaların mağazalarını bulabileceğiniz yer. 3. Arrondissement ise daha az geleneksel ama daha trend mağazalarla dolu.

Tasarımcı mağazası ve göz alıcı mücevherler, kıyafetler, ayakkabılar almak isteyenler, Merci’ye uğramalı. Alışveriş için en iyi noktalardan diğeri ise The Champs-Elysees. Burada birçok küresel markayı, tasarımcıyı, çeşitli mimariyi ve Arc de Triomphe gibi turistik yerleri bulabilirsiniz.

Hong Kong


Hong Kong lüks ürünleri ucuza bulabileceğiniz bir şehir. Şehrin her yerinde çok güzel mağazalar bulunuyor, ama ihtişam ve parıltı arayan alışverişçiler Central District’e gitmeli. Burada Lane Crawford’dan 5.000 dolara bir çanta alabilir yada Square Street’den ayakkabı ve gözlük alabilirsiniz.

Hong Kong’daki mağazalara her sene 42 milyon müşteri uğruyor, bu yüzden satış danışmanları uluslararası alışveriş severlere nasıl hizmet etmesi gerektiğini çok iyi biliyor ve bir kaç dil biliyorlar. Yardım etmekte oldukça ısrarcı olurlarsa şaşırmayın, istediğinizi bulana kadar sizinle gezebilirler ve bulamazsanız yada ne istediğinizi bile bilmiyorsanız, onlar size ne aradığınızı söyleyebilirler.

Los Angeles


Los Angeles’daki en iyi aktivitelerden birisi alışveriş yapmak zaten, buradaki alışveriş anlayışı alışveriş merkezi kültürü gibi. Eski mağazalarda gezinin yada abartılı lüks ürünleri vitrinden seyredin, bu büyük şehir para harcama söz konusu olduğunda sunacak çok seçeneğe sahip.

Alışveriş deneyiminize LA Moda Bölgesi’nden başlayabilirsiniz. The Grove, Beverly Center, Hollywood & Highland, Third Street Promenade ve Santa Monica Place gibi alışveriş merkezleri, tam bir Los Angeles alışveriş deneyimi sunuyor.

Los Angeles’da bir çok seçkin alışveriş bölgeleri bulunuyor. Sıradışı bir alışveriş deneyimi arayanlar Venice Beach bölgesine, son moda kıyafetler arayanlar ise Melrose Bulvarı’na gitmeli. Eğer para sıkıntınız yoksa Rodeo Drive ve Robertson Bulvarı kesinlikle görülmesi gereken yerler.

Londra


Londra’da alışveriş terapisi yapmak her zaman çok iyi bir fikir. Şehirde bir kaç tane farklı alışveriş sokağı, bölgesi bulunuyor ve her biri kendine has özellik ve tasarıma sahip. Mayfair’de lüks ürünlerden, Covent Garden’da ilginç ürünlere kadar birçok alışveriş  cennetinde zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.

Oxford caddesi boyunca da bir çok lüks ve son moda alışveriş mağazası bulabilirsiniz. Dover Sokağı ise son moda ürünleri bulabileceğiniz bir yer. Old Spitalfields Pazarı erkek giyim ve el yapımı ürünlerin bulunduğu bir pazar. Camden Pazarı ikinci el kıyafet, sanat eseri, mobilya ve mücevherlerin satıldığı açık hava mağazaları ile dolu.

Dünyanın en iyi alışveriş şehirleri yazımızın devamına aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

Dünyanın en iyi alışveriş şehirleri

Dünyanın En İyi Yemek Şehirleri

Gezginler yemek yemeye bayılır. Seyahat etmenin en eşsiz taraflarından birisi dünyanın etrafındaki mükemmel restoranları ve egzotik tatları deneyebilmek. Damak tadınızı geliştirecek ve kuliner kültürünüzü geliştirecek yeni tatlar denemenin heyecanı bambaşka.

Dünyayı gezmek için bir çok sebep bulunuyor ama gezginlerin çoğu için yemek konusu en önemli sebep. En iyi pazarları, en iyi tatlıyı, en iyi kafeleri, en iyi restoranları bulun, bazen seyahatin en büyük kazancı eve mükemmel bir tarifle geri dönmektir.

Sizler için dünyanın en iyi yemek şehirlerini seçtik. Eğer yemek yemeye ve seyahat etmeye bayılıyorsanız, aşağıda verdiğimiz şehirlere kesinlikle uğramalısınız.

Sidney, Avustralya


Gezginler Sidney’e genelde ünlü şehir simgelerini ve ünlü sahilleri görmek için gelir, ama çoğu şehrin lezzetli yemeklerine doyamadan geri döner. Çok çeşitli ve egzotik bir mutfağı var Sidneyin. Her damak tadına uyabilecek, çok kültürlü yiyecekler, çok çeşitli gurme restoranlarda, geleneksel barlarda, butik kafelerde, çatı katı barlarında misafirlere sunuluyor.

Sidney dünyanın en iyi deniz kenarı akşam yemeği restoranlarına sahip. Buradaki çoğu restoran su kıyısında bulunuyor ve Pasifik Okyanusunun kıyısındaki Sidney Limanın ve şehrin ışıltılı manzarasına sahip. Sidney’de nerede yemeniz yada içmeniz gerektiğini düşünmenize bile gerek kalmayacak.

Tokyo, Japonya


Japonya dünyanın kuliner başkenti olabilir. Zengin ve kozmopolit bir yemek atmosferine sahip Tokyo, en iyi Japon mutfağı yemeklerini bulabileceğiniz adres. Tokyo’da Fransız mutfağının da etkilerini bulabilirsiniz.

Tokyo bir ömür gezseniz ziyaret edemeyeceğiniz kadar çok sayıda kafe ve bara sahip. Şehir aynı zamanda en çok Michelin Yıldızlı restoranın bulunduğu şehir unvanına sahip, Paris’i bile geride bırakarak.

Dünyanın en çok eleştirilen yemeklerinden birisi olan sushi’yi yerinde denemeden ve Tokyo’da bulunan Michelin yıldızlı restoranlardan birisini ziyaret etmeden ölmemelisiniz.

Barselona, İspanya


Tokyo gibi Barselona da, Michelin yıldızlı restoranlarla dolu. Ama gerçekten en iyi kalitede yemek yemek için skor yada puan aramanıza gerek yok. Büyük şefler yaratıcı Katalan mutfağı örneklerini şehrin her yerinde uygun fiyatlı olarak misafirlere sunuyorlar ve bu Barselona’yı daha uygun bir yemek şehri yapıyor.

Michelin yıldızlı şeflerin tapas barları her köşede beliriyor, sokak yemekleri ise şehrin en iyi tatlarına sahip.

Kopenhag, Danimarka


Yemek Kopenhag’da ciddiye alınan bir iş. Burada rezervasyonunuzu kaçıramazsınız, şehrin en iyi restoranları haftalarca dolu bazen aylar öncesinden dolu oluyor.

Avantgart şefler sıradışı bileşenler ile yeni sanat eserleri çalışmaları ile ünlüler. Şehirde dünyanın en iyi restoranı olarak gösterilen Noma da bulunuyor.

Kopenhag tam 15 tane Michelin yıldızına sahip restorana sahip, ama burda hala her bütçeye uygun, ne yerseniz yiyin kaliteli bir yemek yiyebilirsiniz. En iyi tatlar genelde smørrebrød denen açık sandviçler şeklinde geliyor, bunları sokaktan satın alabilirsiniz yada Dop yada Harry’nin Yerinde Danimarka tarzı hot-dog yiyebilirsiniz.

Napoli, İtalya


İtalyan yemeğine sıra geldi mi, her bölgenin uzmanlık alanı farklı. Bu demek oluyor ki Bologna’da lazanya, Parma jambonu için Parma, Pizza içinse kuşkusuz Napoli. Dünyanın en iyi pizzasını arıyorsanız durağınız Napoli olmalı.

Dünyanın her yerinden pizza sever, pizzanın doğduğu yere akın ediyor. Çoğu havaalanından direk restorana geçiyor, otelde vakit kaybetmeden.

Napoli’de sadece ve sadece pizza yapan yüzlerce özel restoran bulunuyor. Bir tabağın boyutundan, tekerlek boyutuna kadar dünyanın başka hiçbir yerinde, İtalya’nın diğer yerleri de buna dahil, bulamayacağınız pizzaları burada bulabilirsiniz.

Ne denemeniz gerektiğini mi merak ediyorsunuz? Marinara pizzanın en sadece hali, sadece domates, sarımsak, güveyotu ve zeytin yağı bulunuyor. Margerita ise kırmızı tomates, beyaz mozzarella peyniri, taze fesleğen ile yapılan klasik bir pizza. Hangi pizzayı denerseniz deneyin, parmaklarınızı yiyeceğiniz kesin.

Başka yerler hakkındaki yazılarımıza ulaşmak için aşağıdaki linkleri kullanabilirsiniz.

Türkiye’de gezilecek en iyi yerler
Avrupa’da gezilecek en iyi yerler
Amerika’da gezilecek en iyi yerler

Avrupa’nın En İyi Araba Yolculukları

Avrupa’yı yada dünyayı gezmenin en basit yollarından birisi havayolu tabii ki, ama en uygun fiyatlı, en rahat yada en unutulmaz yolculuk tipi değil. Özellikle Avrupa’yı gezmenin en iyi yollarından birisi araba ile gezmek.

Avrupa’nın her köşesi geniş çeşitlilikte doğal güzelliklerle dolu, eğer binlerce metre yükseklikte uçuyorsanız bunların çoğunu kaçırırsınız. Eğer yollarda olmayı tercih ederseniz, dünyanın en büyüleyici manzaraları arasında yolculuk edersiniz. İşte Avrupa’nın en iyi araba yolculukları.

Amalfi Kıyısı, İtalya


Zaman zaman korkutucu bir yolculuk olsa da, Amalfi Kıyısı boyunca araba yolculuğu dünyanın en manzaralı yolculuklarından birisi. Köylerin, sahillerin, dağların arasından İtalya’nın en manzaralı kıyıları arasından geçeceksiniz.

Yolculuk Sorrento kıyılarından Salerno’nun güneyine doğru devam ediyor ve bir çok farklı köy/kasabanın arasından geçiyor. İnanılmaz dik uçurumların üzerinde yolculuk ettiğiniz için, oldukça heyecanlı bir araba sürüşü oluyor.

Bir tarafta dik kayalık, diğer tarafta büyüleyici Akdeniz. İnanılmaz güzellikte, 80 kilometrelik kısa bir yolculuk. Bölge pastel renklerde tepelerde bulunan panoramik deniz manzarasına sahip villalar ile ünlü.

Killarney, İrlanda


Daha önce ziyaret etmediyseniz, İrlanda kasabalarının gerçek olamayacak kadar güzel olduğunu düşüneceksiniz. Nefes kesici yarımadalar, vahşi yaşam, engebeli tepeler ile İrlanda, bir masal dünyasından çıkmış gibi görünen Avrupa’nın en güzel manzaralarına sahip.

Kerry Çemberi ülkenin çevresini gezmenin en iyi yolu ve arayacağınız herşeye sahip. Bu 200 kilometrelik çember sizi sahillerden dağlara, göllere, turkuaz adalara götürüyor. Manzara, tarih, kültür, ulusal parklar ve orta çağdan kalma köyler… İrlanda’nın el değmemiş ve gizemli kısmı yüzlerce yıldır milyonlarca kişiyi buraya çekiyor.

Çember geleneksel olarak Iverag yarımadasını çevreleyen Killarney’de başlayıp bitiyor. Bir gün içerisinde bütün yolu bitirebilirsiniz ama yavaş yavaş giderek yolun size sunduğu her şeyin keyfini çıkarmalısınız.

Reykjavik, İzlanda


İzlanda doğal harikalarla dolu, büyüleyici buzulların buluştuğu, lav tarlalarının, gayzerlerin, canlı yeşil fiyortların, etkileyici şelalelerin ve jeotermal lagünlerin bulunduğu bir ülke.

İzlanda’nın büyüleyici doğasının her yerini görmenin tek yolu araba yolculuğu yapmak. Araba yolculuğu yapmanın da en iyi yolu, Çember Yol etrafında gezmek. Reykjavik’de başlayıp biten Çember Yol, ülkenin etrafını saran çoğu otoban olan 1300 kilometrelik bir yol. Bu yol üzerinden ayrılan diğer yollar ise, sizi daha farklı maceralara götürecek olan ikincil yollar.

Araba yolculuğu en iyi yaz aylarında yapılıyor, çünkü kışları yolun bazı kısımları kapalı oluyor. Çember Yol’u hiç durmadan 16 saatte bitirebilirsiniz ama 7-10 arası bir yolculuk planlamanızı öneriyoruz.

Çok fazla nefes kesici köy, görülecek yer ve manzara bulunuyor Çember Yol’un dışında da, eğer yoldan biraz sapmazsanız ülkenin sunduğu çoğu güzelliği kaçırabilirsiniz. Yolun batı kısmı özellikle bir kaç günü hak ediyor, buradan Batı Fiyortlarına ve Snæfellsnes yarımadasına gidebilirsiniz.

Trollstigen, Norveç


Norveç’in büyüleyici doğası Avrupa’nın en nefes kesicileri arasında yer alıyor. Başlı başına fiyortların güzelliği bile buraya gelmek için yeterli bir sebep. Özellikle ayrı bir güzel olan araba yolculuğu ise Rauma’dan başlayan Trollstigen yada Troll Yolu olarak bilinen dağ geçidi yolu.

63 numaralı köy yoluna girdiğinizde, dolambaçlı yollarda, baş döndürücü diklikteki yollarda ilerledikçe nefes kesici dağ manzarasını, etkileyici şelaleleri keşfedeceksiniz. Bu rota keskin virajlar ile ünlü bir yol.

Yol boyunca manzaranın keyfini çıkarabileceğiniz seyir platformları bulunuyor. Park alanı ve ziyaretçi merkezinin bulunduğu 2.300 feet yükseklikteki platodan dünyanın en iyi manzaralarından birisini görebilirsiniz.

Başka yerler hakkındaki yazılarımıza ulaşmak için aşağıdaki linkleri kullanabilirsiniz.

Türkiye’de gezilecek en iyi yerler
Avrupa’da gezilecek en iyi yerler
Amerika’da gezilecek en iyi yerler